‘Kadın süper kahramanların sorunu seksi ile güçlü arasındaki ince çizgi’

“Kaptan Amerika Kış Askeri” filminin bugüne kadarki en iyi Marvel filmi olduğu konusunda herkes hemfikir. Ben de öyle. Her ne kadar Spiderman hayranı olsam da. Efektler ve kahramanlık hikayesiyle bir aksiyon filmi olmasından öte, insanı kendi duygularıyla yüzleşmeye zorlayan bir yanı var ve bu filmi farklı kılıyor. Anthony ve Joe Russo’nun yönettiği film, 2011’deki Captain America The Avenger filminin devamı. Chris Evans, Scarlett Johansson, Sebastian Stan, Anthony Mackie, Cobie Smulders, Frank Grillo, Hayley Atwell, Emily VanCamp, Robert Redford ve Samuel L. Jackson oynuyor.

SCARLETT: “KAPTAN AMERİKA SAYESİNDE ÇOCUK HAYRANLARIM ARTTI”

Herhangi bir Hollywood starı ile röportaj yapmak başlı başına bir heyecan kaynağı ama karşınızdaki insan Scarlett Johansson olunca stres iki kat artıyor. Onunla ilk röportajım 2012 yılındaydı. Yakında ikincisinin çekimlerine başlanacak, Marvel’in kahramanlık filmlerinin yeni nesil tarafından da çok sevilmesini sağlayan The Avengers filminin Londra galasında. Dilim tutulmuştu. Konuşamamış, Scarlett’in her mimiğini incelemiştim. Sonra da “fazla şımarık” olduğuna kanaat getirip “En sevdiğim kadın oyuncular” listesinden çıkartmıştım. Hah! Sanki çok önemliydi benim beğenmem. Kadın 2 kez Esquire dergisi tarafından “yaşayan en seksi kadın” seçildi. 3 defa Woody Allen’ın ilham kaynağı oldu. Onlarca ödülü ve tartışılamaz bir güzelliği var. Ve ikinci röportajda yine heyecanlanmak için tüm bunlar yeter de artar bile.
Yalnız bu kez arada bir fark var: Scarlett hamile. Bu konuda konuşmak istemiyor. Hamileliğini gizlemek ister gibi daha maskülen giysiler giyiyor. Ceket, gömlek… Kaptan Amerika: Kış Askeri filminin Londra Galası’nda kırmızı halıda giydiği kırmızı Vivienne Westwood elbisesinin drapeleri, küçük de olsa belirginleşen karnını başarıyla saklıyor. Zaten insan onun dudaklarına bakarken karnını göremiyor ki!
Röportaj için karşımda Chris Evans ile birlikte oturuyorlar. Filmde Chris, ultra karizmatik Captain America. Scarlett yine en seksi Marvel kahramanı Black Widow yani Natasha Romanoff rolünde. Bu ikilinin hiçbir efekte, hiçbir süper güce ihtiyaç duymadan dünyayı kurtarabileceklerine inanası geliyor insanın. Ve röportaj başlıyor.

Chris oyunculuğa ara vereceğin söyleniyor, doğru mu?

Chris Evans: Oyunculuğu çok seviyorum ama şu ara yönetmenlik konusunda çok heyecanlıyım. Küçük çocuklar sabah uyandıkları anda sevdikleri şeyler konusunda nasıl heyecanlı olurlarsa ben de öyleyim. Bu oyunculuğu bıraktım demek değil ama şimdilik yönetmenlikte kendimi geliştirmek istiyorum.

Scarlett, yönetmenlikten bahsetmişken, yönettiğin bir kısa film var bir de henüz tamamlanmamış “Summer Crossing” filminde yönetmenlik yapacaksın. O film ne durumda?

Scarlett Johansson: Her şey yolunda sadece gösterime girmesi için daha müsait bir zamanı, doğru mevsimi bekliyoruz. Şimdi Captain America var, araya yaz girecek… O nedenle muhtemelen önümüzdeki ilkbaharda gösterime girer. Çünkü adı “Summer Crossing”. (Yaz Geçer)

Çekimleri nerede olacak?

S.J.: New York.

‘HAMİLELİĞİM ÇEKİMLERİ ETKİLEMEYECEK, SAÇMALAMA’

Hamileliğin çekimleri etkilemeyecek mi?

S.J.: Tabii ki hayır, saçmalama.

Captain America için çok fazla dublör kullandın mı?

S.J.: Evet. Bundan önceki Captain America filmlerinde çok fazla koreografi vardı. Bu da işimi kolaylaştırıyordu. Bundaysa çok fazla silah kullanmam, koşmam gerekti. Benim için zor ve farklıydı. Hiç o kadar çok koştuğumu hatırlamıyorum. Biliyorum kulağa saçma geliyor ama koşma şekli bile farklıydı!

C.E.: Saçmalama, yanlış izlenim yaratacaksın. Spor yapan birisin.

S.J.: Evet ama birinin peşinden ya da bir amaç için koşmak başka, sabah koşusuna çıkmak başka!

Kadın olarak çok güçlü bir karakteri canlandırıyorsun. Bu tarz rolleri bulmak zor mu sence?

S.J.: Yaşına, ne aradığına göre değişiyor bu. Bence 20’lerinin başındaki kadın oyuncular için harika roller var piyasada. O yaşlarda şahane işlerde yer aldım, çok şanslıydım. Şimdi de şanslıyım.

Marvel gibi büyük şirketlerin tamamen kadın süper kahramanlar üzerine kurulu filmler yapmaması üzücü değil mi?

S.J.: Bilmiyorum. Süper kahraman filmi olmasa da çok fazla aksiyon filmi var kadınları kahraman olarak gösteren. Bir de şu var ki kadın süper kahraman kavramında seksi ile güçlü arasında çok ince bir çizgi var. Ve eğer seksapel öne çıkarsa film ucuzlaşıyor. O yüzden zor bir iş. Belki de bu yüzden yapılmıyor. Ama yapılacak olsa bunu en iyi Marvel yapar, eminim.

Chris, seri filmlerde oynamak kariyeri nasıl etkiliyor, başka filmlerde oynamaktan vazgeçmek zorunda kalıyor musunuz?

C.E.: Hayır, sonuçta bu filmlerin anlaşmaları 3-4 yıl öncesinden yapılıyor. Kariyerini ona göre planlıyorsun. Tabii ki bazen başka işlerden feragat etmek zorunda kalıyorsun ama o kadar da olsun.

S.J.: Ah, ne kadar da zor hayatlarımız var!

‘TWEET ATMAK BANA GÖRE DEĞİL’

İkiniz de sosyal medyayı pek kullanmıyorsunuz. Neden? Chris senin Twitter hesabın var ama Scarlett’in yok. (Not: Chris Evans’ın resmi twitter hesabında 851 bin takipçisi var. Ama sadece 103 tweet atmış!)

C.E.: Ben arada bir tweet atıyorum, eğlenceli.

S.J.: Ben sevmiyorum. Arkadaşlarımın hepsi kullanıyor ama bana göre değil galiba. Arkadaşlarımdan biri yazdıkları şeylerden bahsederken, çocuk gibi “Göstersene” diye atlıyorum ama kendim kullanmak konusunda hevesli değilim.

Bu film neredeyse kimseye güvenemeyeceğimizi gösteriyor… Siz kime güveniyorsunuz?

S.J.: Kimseye! Samuel L. Jackson kime güvenirse ona güvenirim.

Scarlett son zamanlarda çok farklı filmlerde yer aldın. Her, Under The Skin, Captain America gibi… Ortak bir noktaları var mı bu filmlerin?

S.J.: Hepsi beni zorlayan filmlerdi! Her birinin kendine özel zorluğu vardı. Bir oyuncu olarak eskisinden daha çok kendimi zorlamak istiyorum. Bir şeyi oynayabileceğimi ama tam olarak nasıl oynayacağımı bilmemek çok cezbedici. Bu filmde fiziksel bir zorluk vardı. Hem bedenimi kullanma hem de izleyicinin tanıdığı karakterin ötesine geçme, geçmişiyle yüzleşme konusu zorlayıcıydı. Her filmde ortada beden yoktu ama karakter vardı. Under The Skin filmindeyse tüm önyargılardan ve rahatlığımdan vazgeçmek durumundaydım.

‘MUHTEŞEM OLMANIN TANIMI GİBİYDİ’

Chris, Robert Redford ile çalışmak nasıldı?

C.E.: O inanılmaz biri! Yaşayan bir efsane. İlk gün biraz tedirgindim ama beklentilerine uyan biriyle karşılaşınca tedirginliğin geçiyor. O sadece bir oyuncu değil; yönetmen ve prodüktör olduğu için her detayı biliyor, düşünüyor. İstese rahatlıkla rol çalar ama inanılmaz derecede profesyonel. İlk gün, gece 1’e kadar çekim yaptık ve setten hiç ayrılmadı. Benim kamera arkası çalışmalarımda bile orada oldu. Her repliği ezberlemişti. Sanki ilk filminde oynar gibiydi. Muhteşem olmanın tanımı gibiydi.

Scarlett, Black Widow rolü sana ne kattı?

S.J.: Artık daha fazla çocuk hayranım var ve bu çok harika!
(Erkek hayranlarından sıkılıp sıkılmadığını sormak istiyorum ama maalesef süremiz doluyor… Bir de erkek hayranlardan sıkılmış olsa ne fark eder ki? Ünlü olmasa bile bolca hayranı olurdu eminim!)

KAPTAN AMERİKA KİMDİR?

İlk Kaptan Amerika, 1941 yılında Marvel Comics tarafından yayımlanan bir çizgi romandı. Bir mutant ya da insan üstü güçleri olan bir kahraman değil Kaptan Amerika ama içirilen bir serum ve uygulanan bir yöntem sayesinde hızı, refleksleri, gücü, dayanıklılığı sıradan insanlardan kat kat daha yüksek. Kalkanıyla ünlü, 70 yıldır baskısı yapılan çizgi romanda Kaptan Amerika’nın düşmanları hep faşistler, Naziler, komünistler, anarşistler oldu. Kaptan Amerika, Marvel çizgi romanları içinde politikayla en ilgili olan ama bu ilgisi doğal olarak Amerika ve Amerikan ulusalcılığı sınırları içinde kalıyor.

ESKİ FİLMLER

1944 yılında Kaptan Amerika dizisi vardı televizyonlarda. 1979 yılında 2 ayrı Kaptan Amerika filmi televizyon filmi olarak çekildi. İlk kez büyük bir sinema filmi olarak 1990 yılında karşımıza çıktı. 2011 yılında Captain America: The First Avenger” ile Kaptan, Marvel’in sadece çizgi romanı değil, filmi oldu. Tabii ki büyük bütçeli ve büyük kazançlı bir film!

FİLMDEN ÖZLÜ SÖZLER

* Bu ajanların devri değil. Kahramanların devri de değil. Bu mucizeler çağı… Ve mucizeler kadar korkutucu bir şey yok.
* Özgürlüğün bedeli çok ağır…
* Eskiden cezanın suçtan sonra geldiğini sanırdım.
* Dünyanın seni olduğun gibi görmesine hazır mısın?
* Camdan dışarı bak: Kaos bir adım ötende.
* İyi ve kötü insanları nasıl ayırırsın? Eğer sana ateş ediyorlarsa kötülerdir!

*** Bu röportaj 13 Nisan 2014 tarihinde Habertürk’de yer almıştı.